Category Archives: Genel
TRT Günaydın Hayat “Kuşak Çatışması” Konusu ile Uzm.Psk.Aslı Dalan
TRT Türk Kanalında yayınlanan “Günaydın Hayat” programında Uzm.Psikoloğumuz Aslı Dalan; Kuşak çatışması nedir? kuşak çatışmaları neden olur? Aileler kuşak çatışmasını engelleyebilmek için ne yapabilir v.b. pek çok sorunuzun cevabını veriyor.
Vajinismus Nedir? Vajinismus Tedavisi
Ülkemizde kadınların yaşadığı cinsel problemler içerisinde neredeyse ilk sırayı alan vajinismus konusuna, vajinismus’un ne olduğunu anlatarak başlamamız en doğrusu olacaktır. En basit ve kısa tanımı ile vajinismus; fiziksel herhangi bir engel bulunmamasına rağmen kaygı, endişe, korku nedeni ile kadınların cinsel ilişkiye izin veremeyecek şekilde vajina kaslarını ve kendilerini kasmaları, cinsel beraberliğin yaşanamaması ya da yaşanırsa bile oldukça ağrılı ve problemli olması durumudur. Vajinismus probleminde vakaların %95’in de herhangi bir fiziksel problem bulunmaz ve durum tamamen psikolojiktir. Geriye kalan %5’lik kısım için fiziksel bazı problemler olabilir.
Doğru ve düzenli bir tedavi ile vajinismustan kurtulabilirsiniz. Evliliğinizde yaşadığınız sorunları çözebilir, düzenli bir cinsel yaşama ve hayalini kurduğunuz çocuğunuza kavuşabilirsiniz.
Vajinismus problemi ile ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayınız.
“Bir Çift Psikolog” YouTube Kanalımız Açıldı
” Bir Çift Psikolog” YouTube kanalımız açıldı.
Uzm.Psk.Aslı DALAN ve Uzm.Psk.Uğur DALAN’ın ilişkiler, evlilikler, psikoloji ve hayata dair pek çok konu ile ilgili sohbetlerine katılmak için kanalımıza abone olabilirsiniz. Abone olmak için hemen tıklayın.
Bir İnsan Nasıl Bir Canlıya Zarar Verebilir?
Son zamanlarda özellikle sosyal medyanın da etkisiyle hayvanlara yönelik şiddet, işkence, taciz vb. haberlere, videolara çok fazla rastlıyoruz. Her seferinde dehşete düşüyor ve öfkeleniyoruz. En çok da şunu soruyoruz; “Bir insan nasıl bir canlıya zarar verebilir?”
Hayvanlara yönelik şiddet aslında psikoloji ve kriminoloji biliminin de çok uzun zamandır üzerinde durduğu, araştırmaların yürütüldüğü bir konu başlığı. Özellikle yapılan araştırmalar şunu göstermektedir ki, tüm dünya üzerinde kriminal suçlara bulaşmış birçok kişinin yaşamında hayvanlara eziyet etme davranışı gözlenmiştir.
Peki nasıl bir insan bu hale gelebilir? Aslında bunun birçok nedeni olabilir. Öncelikle şiddetin kişi tarafından “normalleştirilmesi” durumu söz konusu olabiliyor. Örneğin bir kişi çocukluk döneminde ailesinden veya çevresinden şiddet görüyor ise bu durumu olduğunca normalize ederek şiddeti kafasında adeta meşrulaştırır. Çoğu zaman insanlara zarar veremese dahi kendince en savunmasız canlılar olan hayvanlara zarar vererek şiddet eğilimini dışa vurur.
Hayvanlara şiddet aslında çoğu zaman yetişkinlik döneminde birdenbire ortaya çıkan bir durum değildir. Kişilerin çoğu zaman çocukluk çağlarında hayvanlara eziyet edici davranışlar sergileyerek başladığı bilinmektedir. Ve maalesef ki yapılan çalışmalar hayvanlara işkence eden çocukların daha sonra insanlara şiddet uygulamaya başladıklarını göstermektedir. ABD’de yapılan araştırmalarda tecavüzcülerin ve katillerin en büyük ortak özelliğinin düzenli olarak hayvanlara karşı şiddet uygulamış olmaları ortaya çıkmıştır. Yani buradan aslında çoğumuzun aklına gelen ikinci sorunun da cevabı ortaya çıkmaktadır; bir hayvana işkence eden bir insan, bir insana da zarar verebilir mi? Cevap; “Kesinlikle evet!”
Peki ne yapabiliriz?
Özellikle çocukluk döneminde hayvanlara zarar verebilme zaman zaman rastlayabildiğimiz davranışlar arasındadır. Ama işte burada biz ailelere çok önemli roller düşmektedir. Çocuklara canlıları sevip, korumayı, onlara zarar vermemeyi öğretmek biz yetişkinlerin görevidir. Ancak bunun dışında okullarda ve diğer eğitim platformlarında da hayvan sevgisi, doğa sevgisi gibi kavramların çocuklara öğretilmesi gerekmektedir. Küçüklük döneminde hayvanlara zarar veren, eziyet eden, vb şiddet içeren davranışların altında çok korkunç eğilimler yatıyor olabilir. Bu yüzden mutlaka profesyonel bir destek alınması şarttır.
Çocuklarda Mahremiyet Eğitimi
Özellikle son yıllarda çocuklara yönelik şiddet ve cinsel suistimaller korkunç boyutlara ulaştı. Neredeyse her gün haber bültenlerinde, sosyal medyada farklı yaş gruplarından birçok çocuğun ve ailenin yaşadığı korku dolu deneyimleri duyar olduk. Bu durum hepimizi endişelendirdiği ve alarma geçirdiği gibi, çocuklarımızı bilinçlendirme konusunda neler yapabiliriz sorusunu da gündeme getirmektedir.
Peki bizler aileler olarak çocuklarımızı korumak ve bilinçlendirmek konusunda neler yapabiliriz?
Aslında bu sorunun cevabı, çocuklar ve ailelerle yıllardır çalışan bir psikolog olarak kişisel bir gözlemimi paylaşmak ihtiyacını doğurdu. Biz, yeni nesil “bilinçli” ebeveynler olarak, çocuklarımızı çok daha özgür, kendine güvenen, kısıtlamalar olmaksızın büyütmeye çalışırken bazı hatalar yapabiliyoruz. Bu noktada gözden kaçırdığımız en önemli şeylerden biri de çocuklarımızı büyütürken onlara “mahremiyet eğitimi” vermeyi gözden kaçırabiliyor oluşumuz. Peki nedir bu “mahremiyet eğitimi”?